
D Harfi İle Başlayan Eş Anlamlı Kelimeler
Dağdağa ⇒ gürültü, telaş
Dağılmak ⇒ yayılmak, saçılmak, düzensizlik
Dağınık ⇒ saçılmış, karışık, perişan, tarumar, dikkatsiz, derbeder, savruk
Dağıtıcı ⇒ müvezzi
Dağıtılmak ⇒ feshedilmek, tevzi edilmek
Dağıtmak ⇒ bölmek, tevzi etmek, pay etmek, üleştirmek, parçalamak, feshetmek
Dağlamak ⇒ yakmak
Daha ⇒ henüz
Dahi ⇒ ökeli
Dahice ⇒ ökelice
Dahil ⇒ iç, içeri, içinde
Dahilî ⇒ iç
Dahilik ⇒ ökelilik
Dahiliye ⇒ içişleri, iç sayrılık, içsel
Dahiliyeci ⇒ iç sayrılıkları uzmanı, içselci
Daim ⇒ sürekli, devamlı, ara vermeden, boyuna
Daima ⇒ her zaman, devamlı
Daimi ⇒ sürekli
Daimî ⇒ sürekli, devamlı, temelli
Dair ⇒ ait, ilişkin, hakkında, üzerine
Daire ⇒ teğre
Daktilo ⇒ yazıncak
Dal ⇒ kol, bölüm, şube
Dalalet ⇒ sapkınlık
Dalamak ⇒ ısırmak
Dalaş ⇒ kavga, dövüş
Dalgı ⇒ gaflet, aymazlık
Dalkavuk ⇒ ikiyüzlü, yaltakçı, yardakçı
Dalkavukluk ⇒ şakşakçılık
Dam ⇒ çatı; eş
Dâm ⇒ tuzak
Damat ⇒ güvey
Damgalamak ⇒ damga vurmak, lekelemek, karalamak, kötülemek
Damping ⇒ düşürüm
Dangalak ⇒ avanak, bön
Danışma ⇒ istişare, müracaat, müzakere, müşavere
Danışman ⇒ müşavir
Daniska ⇒ iyi, en iyi
Dantel ⇒ oya
Dantelli ⇒ oyalı
Dar ⇒ ensiz, kıt, elverişsiz, zorlukla
Daraba ⇒ kepenk
Daralmak ⇒ sıkılaşmak, bunalmak, sıkılmak,
Darbe ⇒ vuruş
Darbımesel ⇒ atasözü
Dargın ⇒ küs
Darılmak ⇒ küsmek
Darlık ⇒ yokluk, yoksulluk
Darmadağınık ⇒ karmakarışık
Darülfünun ⇒ üniversite
Data ⇒ veri
Dava ⇒ celse
Davet ⇒ çağrı
Davetçi ⇒ çağrıcı
Davetiye ⇒ duyuru
Davetkar ⇒ çağrıcı
Dayanak ⇒ destek
Dayanıklı ⇒ sağlam, metin
Dayanıksız ⇒ çürük, güçsüz
Dayanmak ⇒ yaslanmak, abanmak, çullanmak
Debdebe ⇒ görkem, şatafat
Dede ⇒ büyükbaba, ihtiyar, yaşlı
Defa ⇒ kere, kez
Defans ⇒ savunma
Defansif ⇒ savunmalı
Defetmek ⇒ savmak, savuşturmak
Define ⇒ gömü
Defnetmek ⇒ gömmek, toprağa vermek
Deformasyon ⇒ biçimsizleşme
Değer ⇒ kıymet
Değerbilir ⇒ kadirşinas
Değerli ⇒ kıymetli
Değersiz ⇒ bayağı, adi, soysuz
Değgin ⇒ ait, ilişkin, dair
Değmek ⇒ temas etmek, dokunmak, ellemek
Değnek ⇒ sopa
Deha ⇒ öke
Dehliz ⇒ geçit
Dehr ⇒ dünya
Dehşet ⇒ korku, yılgı
Dehşetengiz ⇒ korkunç
Dehşetli ⇒ korkunç
Dejenerasyon ⇒ soysuzlaşma, yozlaşma
Dejenere ⇒ soysuz, yoz
Dek ⇒ kadar, değin
Deklare ⇒ bildirme
Dekolte ⇒ açık
Delalet ⇒ tanıtlık
Delege ⇒ murahhas
Deli ⇒ çılgın
Delidolu ⇒ patavatsız
Delil ⇒ kanıt
Delişmen ⇒ şımarık, delidolu
Delta ⇒ çatalağız
Dematit ⇒ deri yangısı
Demeç ⇒ beyanat
Demirkazık ⇒ kutup yıldızı
Demonstrasyon ⇒ gösteri
Denek taşı ⇒ mihenk taşı
Deneme ⇒ tecrübe
Denet ⇒ kontrol
Denetim ⇒ kontrol
Deney ⇒ tecrübe
Deneyim ⇒ tecrübe
Denge ⇒ muvazene
Denk ⇒ müsavi
Denklem ⇒ eşitlik
Departman ⇒ işbölümü
Deprem ⇒ zelzele
Depresyon ⇒ çöküntü
Depreşmek ⇒ nüksetmek
Derece ⇒ aşama, rütbe, basamak, seviye, mertebe, kademe
Dergi ⇒ mecmua
Derhal ⇒ hemen
Deri ⇒ ten
Derkenar ⇒ kenar yazısı
Derlemek ⇒ toplamak, biriktirmek
Derman ⇒ güç, ilaç, çare
Dermansız ⇒ güçsüz, halsiz, yorgun argın, bitik, takatsiz
Dernek ⇒ cemiyet, kuruluş, kurul
Dershane ⇒ derslik
Derslik ⇒ sınıf
Dertli ⇒ üzgün, hasta
Derya ⇒ deniz
Despot ⇒ zorba
Despotizm ⇒ zorbalık
Destan ⇒ koçaklama
Deste ⇒ demet, bağlam, bağ
Destur ⇒ izin, savulunuz
Detant ⇒ yumuşama
Detay ⇒ ayrıntı
Deterjan ⇒ çamaşır tozu, arıtıcı
Dev ⇒ ulu
Deva ⇒ ilaç
Devam ⇒ sürek
Devamlı ⇒ sürekli
Devamlılık ⇒ süreklilik
Devasa ⇒ irici
Deve ⇒ lama
Deveran ⇒ dolaşım
Devinim ⇒ hareket
Devir ⇒ çağ
Devirmek ⇒ düşürmek, yıkmak, içmek
Devran ⇒ talih, dünya, kader, baht, zaman
Devre ⇒ dönem
Devretmek ⇒ aktarmak
Devrim ⇒ inkılap
Devriye ⇒ kol, karakol
Devşirmek ⇒ toplamak
Deyim ⇒ tabir
Deyiş ⇒ üslup
Dış ⇒ hariç
Dış alım ⇒ ithalat
Dış satım ⇒ ihracat
Dışbükey ⇒ konveks
Dışık ⇒ cüruf
Didaktik ⇒ öğretici
Didar ⇒ yüz, çehre
Difraksiyon ⇒ kırılım
Difteri ⇒ kuşpalazı
Difüzyon ⇒ yayım
Diğer ⇒ başka
Diğeri ⇒ öteki
Dik kafalı ⇒ geçimsiz, inatçı, huysuz
Dikkatsiz ⇒ savruk, dalgın, özensiz
Diksiyon ⇒ söyleyiş
Dikta ⇒ buyruk
Diktacı ⇒ buyrukçu
Diktatör ⇒ buyurgan
Dil ⇒ lisan
Dilaver ⇒ bahadır, yiğit
Dilbaz ⇒ konuşkan
Dilber ⇒ güzel
Dilbilgisi ⇒ gramer
Dildar ⇒ sevgili
Dilek ⇒ istek
Dilemek ⇒ istemek
Dilsiz ⇒ lal
Dilşat ⇒ mutlu, bahtiyar
Dimağ ⇒ beyin
Dimağçe ⇒ beyincik
Dinamik ⇒ hareketli, canlı, devingen
Dinamizm ⇒ coşkunluk, dirilik, gürellik
Dinamometre ⇒ güç ölçer
Dinç ⇒ esen, sağlam, güçlü, canlı, zinde
Dingin ⇒ sakin
Dinlemek ⇒ kulak vermek, işitmek, söz dinlemek
Dinsel ⇒ dini
Dipfriz ⇒ derin dondurucu, donduraç
Dipli ⇒ derin, esaslı
Diploma ⇒ yeterlilik belgesi
Dirayet ⇒ yetenek, beceriklilik, seziş
Direkt ⇒ doğrudan
Direktif ⇒ yönerge
Direktör ⇒ yönetici
Diri ⇒ canlı
Dirije ⇒ güdümlü
Dirilmek ⇒ canlanmak
Dirim ⇒ hayat
Dirlik ⇒ huzur, refah
Disiplin ⇒ düzen
Diskur ⇒ söylev, söylem
Dispanser ⇒ bakımevi
Distribütör ⇒ dağıtıcı, dağıtaç
Dişlemek ⇒ ısırmak
Dişli ⇒ güçlü, arkalı, koruyuculu
Divane ⇒ deli, kaçık
Diyagram ⇒ çizenek
Diyalekt ⇒ lehçe
Diyalektik ⇒ diyeleksel
Diyalog ⇒ konuşma, anlaşma
Diyanet ⇒ din işleri, dinselcilik
Diyar ⇒ ülke, memleket
Dizayn ⇒ tasarım
Dizayner ⇒ tasarımcı
Dize ⇒ mısra
Dizgi ⇒ tertip, nizam
Dizgici ⇒ mürettip
Dizi ⇒ sıra
Dizmek ⇒ sıralamak
Dogma ⇒ kör inanç
Doğa ⇒ tabiat
Doğa ötesi ⇒ metafizik
Doğal ⇒ tabii
Doğramak ⇒ kesmek, dilimlemek
Doğru ⇒ düz, namuslu, gerçek, dürüst, yasal
Doğrulamak ⇒ onaylamak, teyit etmek, tasdik etmek
Doğrulmak ⇒ yönelmek, düzelmek
Doğrultu ⇒ istikamet, yön, cihet
Doğu ⇒ şark
Doğuşlu ⇒ asil
Doğuştan ⇒ yaradılıştan
Doktor ⇒ hekim, sağaltman
Doktrin ⇒ öğreti
Dokunaklı ⇒ üzücü, etkili, acıklı, hüzünlü
Dokunmak ⇒ değmek, ellemek
Doküman ⇒ belge
Dokümantasyon ⇒ belgelemek
Dokümanter ⇒ belgesel
Dolan ⇒ hile
Dolaşmak ⇒ gezmek
Dolay ⇒ etraf, çevre, havali, yöre
Dolayı ⇒ ötürü
Dolamak ⇒ toplanmak, tamamlanmak
Doludizgin ⇒ son hızla
Dombay ⇒ manda
Dominant ⇒ başat
Donakalmak ⇒ şaşmak
Done ⇒ veri
Donuk ⇒ mat
Doruk ⇒ zirve
Dost ⇒ arkadaş
Dostane ⇒ dostça
Dosya ⇒ dizeç
Doymaz ⇒ aç gözlü
Doyum ⇒ yetinme, kanaat
Doyurucu ⇒ kandırıcı, inandırıcı
Doz ⇒ miktar
Dökmek ⇒ boşaltmak, akıtmak, saçmak, salmak, bırakmak, açığa vurmak, söylemek
Dönem ⇒ devre
Dönemeç ⇒ viraj
Dönmek ⇒ geri gelmek, caymak, devretmek
Döş ⇒ göğüs
Döşek ⇒ yatak
Döşeme ⇒ mefruşat
Dövüş ⇒ kavga
Dua ⇒ yakarış
Dublaj ⇒ seslendirme, sözlendirme
Duble ⇒ ikil, ikili, ikiz
Dumanlı ⇒ sisli
Durağan ⇒ sabit
Durgun ⇒ durağan
Durmadan ⇒ sürekli, aralıksız
Durmak ⇒ kesilmek, dinmek, bulunmak, işlemek
Duru ⇒ berrak
Durum ⇒ vaziyet
Duyarlık ⇒ hassasiyet
Duygu ⇒ his
Duygulu ⇒ hassas
Duygusuz ⇒ kalpsiz
Duyuru ⇒ ilan
Düalite ⇒ ikilik
Dükkan ⇒ satımevi
Dükkancı ⇒ satıcı
Dünya ⇒ yerküre
Düş ⇒ rüya
Düşman ⇒ hasım
Düşmanlık ⇒ yağılık
Düşmek ⇒ yuvarlanmak, yağmak, isabet etmek, alçalmak
Düşünce ⇒ fikir
Düşünceli ⇒ tasalı
Düşüncesiz ⇒ tasasız, kaygısız
Düşünür ⇒ filozof
Düvel ⇒ devletler
Düyun ⇒ borçlar
Düz ⇒ doğru, sade
Düz yazı ⇒ nesir
Düzelmek ⇒ iyileşmek
Düzen ⇒ seviye
Düzenbaz ⇒ hileci, düzenci
Düzenci ⇒ hileci
Düzenlemek ⇒ tertip etmek, düzeltmek, tanzim etmek
Düzenli ⇒ düzgün, muntazam, tertipli, derli toplu
Düzey ⇒ seviye
Düzme ⇒ sahte
Düzmeci ⇒ sahtekar
Düztaban ⇒ uğursuz
Düzülmek ⇒ koyulmak
Düzyazı ⇒ nesir
D – Harfi İle Başlayan Zıt Anlamlı Kelimeler
⇒ Tüm Harflerde Eş Anlamlı Kelimeleri Görmek İçin Linke Tıklayın.
⇒ Tüm Harflerde Zıt Anlamlı Kelimeleri Görmek İçin Linke Tıklayın.
eş anlamlı keliemeler için teşekkürler